Gayrimenkul alırken dikkat edilmesi gereken bazı ince noktalar var. Bunlara dikkat edilmediği takdirde, ileride vergiler yönünden ciddi sorunlarla karşılaşabilirsiniz.
Satıcının konutun gerçek sahibi olup olmadığını araştırın.
– Konutun tapu kaydı mutlaka önceden kontrol edilmeli. Üzerinde ipotek olabilir.
– Kat irtifakının kurulup kurulmadığına, iskanın, yani yapı kullanım izninin alınıp alınmadığına dikkat edin.
– Satılan konut aile konutu ise eş muvafakati mutlaka alınmalı. Aksi takdirde ileride açılacak tapu iptal davasında tapu devredilse bile tapu iptaliyle karşı karşıya kalınır.
– Kadastro müdürlüğüne giderek almak istediğiniz gayrimenkulün haritasına bakın. Çevresinde neler olduğunu önüne, arkasına, yanına ne gibi inşaatlar yapılabileceğini öğrenin.
– Binanın deprem yönetmeliğine uygun olup olmadığını, projenin denetiminin ve ruhsat izninin olup olmadığını araştırın.
– Eğer alacağınız gayrimenkul inşa halinde ise müteahhidinin mali durumunu araştırın.
– Kat karşılığı yapılan bir inşaattan gayrimenkul alıyorsanız, müteahhitle noter onaylı anlaşma yaparak kullanılacak tüm malzemeleri ve işin aksaması durumdaki tazminatları belirtin.
– Alacağınız gayrimenkulde bir kiracı varsa yapılan kira kontratını inceleyin. Kiracı tahliye taahhüdü vermiş ise tahliye taahhüdündeki tarih ile kontrat tarihini karşılaştırın
– Tapu işlemi sırasında alacağınız konutun değerini yeniden değerleme oranlarına göre hesaplayarak beyan edin. Çünkü beyanınız eksikse ödenen alım satım harçları cezalı olarak size geri dönebilir.
– Bölgedeki emsallerden konutun fiyatını değerlendirin.
– Gayrimenkulün işinize, okulunuza, merkezlere olan uzaklığını ve ulaşım durumunu göz önünde bulundurun.
– Sonradan çok yüksek aidatlarla karşılaşmamak için konutun mevcut aidatlarını öğrenin.
– Konutun ses ve ısı yalıtımı olup olmadığına dikkat edin.
– Bina ve konutun inşaat malzemesi kalitesini öğrenmeye çalışın.
– Konutun yeşil alanı ve otoparkı olmasını tercih edin.
– Konutun kira getirisini göz önünde bulundurun.
– Konutun oda sayısı ve kullanışlı olup olmadığına bakın.
– Konut alırken pazarlık yapmayı ihmal etmeyin.
– Konutun tesisatlarının durumuna bakın.
– Konutun bulunduğu sitedeki sosyal donatıların kime ait olduğunu ve kimler tarafından kullanılacağını öğrenin.
– Konut fiyatının yüzde 5’inden fazla kaparo vermeyin.
– Mutlaka daha sonradan satıcıyı bulabileceğiniz adres ve telefonu alın.
– Taraflardan birinin cayması halinde cezai şart ödeyeceğini satış protokolüne yazın ve cezai şart miktarını belirleyin. Genelde alıcı vazgeçerse verdiği kaparo yanar. Satıcı vazgeçerse aldığı kaparo ile birlikte bir o kadar daha ödeme yapar.
– Tapudaki masrafların kim tarafından ödeneceği konusunda anlaşmaya yarın ve bunu satış protokolüne yazın.
– Konutun emlak vergisi, çevre temizlik vergisi, su, elektrik, doğalgaz, apartman aidatı, telefon, kablolu TV gibi borçlarının olmadığıyla ilgili belgeleri alın.
– Konutların ekonomik ömrünün yaklaşık 50 yıl olduğunu düşünerek, çok yaşlı olmayan konutları tercih edin.
– iklim koşullarını bilmediğiniz bir yerde konut alıyorsanız öncelikle kış şartları hakkında bilgi edinin. Bu yüzden kış aylarında olabilecek problemleri göz ününe alarak en uygun evi seçmeye çalışın.
– Sizin için en uygun olan sistemle ısınan bir ev seçmeye dikkat edin.
İyi bir komisyoncuyla çalışın Konut almaya karar verdikten sonra bireysel araştırmalarınızın yanı sıra kurumsal bir emlak komisyoncusuyla çalışabilirsiniz. İyi bir emlakçı size en doğru konutu en iyi fiyattan almanızda ve tüm hukuki işlemlerde yardımcı olacaktır. Emlakçıya vereceğiniz ücret size gereksiz gibi görünebilir ama bu tercih konut alımında hem işlerinizi çok kolaylaştıracak hem de hata yapma olasılığınızı en aza indirecektir. Emlak komisyoncusu alacağınız gayrimenkulün yasal durumu hakkında sizin adınıza ayrıntılı araştırma yapmakla yükümlüdür. Fakat emlak komisyoncusuna vekaletname ya da satıcının imzası olmaksızın kaparo vermeyin. Ayrıca emlak komisyoncusuna yer gösterme ücreti de ödemeyin, çünkü bu ücret yasal değildir.
Maket üzerinden ev alırken riskleri en aza indirmek için projenin tapu kayıtları ile hukuki bir sorunu olup olmadığı incelenmeli, vaat edilen her şeyin sözleşmeye yazılmalıdır.
Eğer projenin hukuki bir sorunu yoksa müteahhit firma tarafından vaat edilen her şeyin sözleşmeye yazılması sağlanmalı. Satış ve satış vaadi sözleşmesi mutlaka noter onaylı olmalı, firma tarafından verilen garantiler ve süreler iyi irdelenmeli.
Müteahhit firmanın geçmişini, daha önce yaptığı işleri, bu işlerin kalitesini, zamanında teslim edilip edilmediğini araştırmak da daha sonda karşılaşılabilecek tatsız durumların engellenmesini sağlayabilir. Ayrıca sözleşmenin satır satır okunması, bu konuda bir uzmandan yardım alınması tavsiye ediliyor.
Maket üzerinde de olsa evin ekpertizini yaptırmak en doğrusu. Bu yolla evin gerçek değeri, hukuki bir sorunu olup olmadığı ortaya çıkarken, vaat edilen sosyal tesis, yeşil alan gibi donatıların fiyat üzerinde yarattığı farkın yani şerefiye bedelinin de gerçeğe uygun olup olmadığı tespit edilebiliyor.
Maketten alırken ne yapmalı?
– Bütün bu şartlar yerine getirildikten sonra satın alma aşamasında mutlaka bir sözleşme imzalanmalı.
– Söz konusu arsanın ya da inşaatın tapu kayıtları incelenip, kayıtlarda konut alanı olup olmadığı tespit edilmeli.
– Belediyenin imar planında konut alanı olup olmadığı tespit edilmeli.
– İnşaatı yapan şirketin ya da kooperatifin sözleşmesi görülmeli.
– Projenin statik ve teknik şartnamesi incelenmeli/incelettirilmeli.
– Sözleşme de söz konusu inşaata ve arsaya ilişkin ada pafta ve parsel numaraları, imar planıyla ilgili bilgiler, binanın kat sayısı, bağımsız bölüm sayısı, alınacak olan dairenin hangi daire ya da kaç numaralı daire olduğu gibi bilgiler mutlaka bulunmalı.
– Dairenin peşin satış bedeli, taksitle alınacaksa taksitli satış bedeli, taksit sayısı ve faiz oranı sözleşmeye yazılmalı.
– Sözleşme tarihi, dairenin teslim tarihi ve ortak alanlardaki sosyal tesislerin teslim tarihi sözleşmede ayrı ayrı belirtilmeli.
– Konutun kaç metrekare olduğu, oda, salon ve benzeri bölümlerinin kaç adet olduğu; dairede kullanılacak malzemelerin çeşidi ve kalitesi, ortak alanların ve bu alanlardaki tesislerin neler olacağı, hangi ortak alanların kimler tarafından ne şekilde kullanılacağı da sözleşmede açıkça belirtilmeli.
Bankaların verdiği krediler konut alıcılarına büyük bir kolaylık sunuyor. Fakat kredi çekerken de çok dikkati olmak gerekiyor. Çünkü ödenemeyecek bir kredi kullanımı satın alınan konutun elden gitmesine neden olabilir. Gelirin 3’te birini geçmeyen miktarlarda kredi kullanılması önerilirken, konut bedelinin büyük bir bölümünün peşin olarak verilmesi de alıcılar için riskleri çok daha fazla azaltıyor.
Konut kredisi kullanırken, aylık taksit tutarlarının yanı sıra, vade uzunlukları ile faiz oranları arasındaki ilişkinin iyi kurulması ve faizlere ilave olarak ödenen komisyon ve masrafların da dikkate alınması gerekiyor. Masraf ve komisyonlar eklendiğinde en düşük faiz açıklayan herhangi bir bankanın faiz oranı aylık ve yıllık toplam maliyette en yüksek orana çıkabiliyor. Burada belirleyici olan bankaların uyguladıkları komisyon ve masraflar. Bankaların kredilere uyguladığı masraf ve komisyonlara sigortalar da dahil edildiğinde kredinin tüketicilere toplam maliyetinde farklı rakamlar ortaya çıkıyor.
Konut kredisi alınırken, sabit faizli ve vadesi 5 yıldan uzun olmayan kredilerin tercih edilmesi öneriliyor. 5 yıldan uzun vadeli kredi almak ise riskli oluyor. Çünkü bu dönemde kredi sahibi işsiz kalabiliyor. İşsizlik ve konut kredisi sigortası yaptırmak ise bu riskleri biraz olsun azaltıyor.
Kredi borcu bulunan konutları satın almak için mutlaka yeni bir kredi kullanılması gerekiyor. Bu da güncel faiz oranlarından ve masrafları ödenerek alınabilecek bir kredi kullanılmasıyla mümkün oluyor. Kredili konut alımında dikkat edilmesi gereken hassas noktalar var. İlk ve en sağlam yöntem olarak yeni kredi alınarak tapunun el değiştirmesiyle satış yapılması gerekiyor. Bankaya olan borç satıcının üstünde kalsın alıcı ödemeye devam etsin. Borç bitince tapu devri yapılır? gibi bir uygulamadan mutlaka uzak durmak büyük önem taşıyor. Çünkü karşılıklı güvene dayalı bu tür uygulamalar uzun bir süreci kapsayan kredili konut alımında bazı önemli riskleri içinde barındırıyor.
Kredi borcu bulunan konutların satışında şu yöntemler kullanılıyor:
– Konut peşin alınır. Böylece bankanın borcu kapatılır ve satıcının da tüm alacağı ödenir. İpotek kalkar, tapu alıcıya geçer. Burada sadece erken ödeme cezası verilir.
– Alıcı ve satıcı aralarında anlaşır, bankaya haber vermezler. Satıcı kredi bakiyesini aşan tutarı alıcıya öder, konut üzerinde ipotek bulunduğu halde tapuda alım-satım gerçekleştirilir. Bu durum alıcı ve satıcı için bazı riskleri içerir.
– Bankaya bilgi vermeksizin alıcı ve satıcı aralarında anlaşır. Satıcı kredi bakiyesi dışındaki tutarı alıcıya öder, kredi kuruluşunun işlemden haberdar olmaması için tapuda devir yapılmaz, alıcı ve satıcı aralarında ?Gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi düzenler. Bu yöntemde riskler daha yüksektir.
– Alıcı ve satıcı kredi kullandıran kuruluşa başvurur ve durumu açıklar. Önceki krediyi veren kuruluş eski krediyi kapatarak, alıcıya yeni bir kredi açabilir. Eski kredi kapatılır ve tapuda alım-satım işlemi gerçekleştirilir. Bu yöntem alıcı ve satıcıya ilave risk yüklemez ancak yeni kredinin faiz oranı eskisinin aynısı olmayabilir. Burada da erken ödeme cezası verilir.
– Tapusu olmayan bitmemiş bir projeden konut satın almak için ise önce eski satış vaadi sözleşmesinin iptal edilmesi ve yeni bir satış vaadi sözleşmesi yapılması gerekiyor. Bundan sonra alıcı krediyle konutu alıyor ve yeni ipotek koyuluyor. Bu işlemi gerçekleştirmek ise daha karmaşık bir süreci kapsıyor.